İç Mimarlardan Flaş Deprem Açıklaması
İç mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı Burcu Yazgan, 30 Ekim 2020 tarihli Ege Denizi depreminin yarattığı yıkım ve etkileri üzerine bir açıklama yaptı. Yazgan, “Konunun ehli olmayan kişilerce tamamen ticari kazanç gözetilerek yapılmış uygulamalar, asgari standartları karşılamayan malzemeler, öngörüsüz tasarım ve yetersiz denetim başlıca eksiklikler olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi.
“Bu açıklama yazıldığı sıralarda 55 vatandaşımızın hayatına mal olmuş, yüzlercesinin yaralandığı bir felaketin acısını en derinden yaşamaktayız” diyen Yazgan, “Kayıp giden canların ailelerine ve tüm ulusumuza başsağlığı, yaralı hemşehrilerimize acil şifalardileriz. Tarih boyunca Anadolu’da yaşanan depremler gibi 30 Ekim 2020 saat 14.51’de İzmir’imizde yaşanan felaket bizleri deprem gerçeği ile tekrar yüzyüze getirmiştir. Maalesef ki bu gerçekten bir kaçışımız da yok. Yaşadığımız ve yaşayacağımız coğrafyanın gerçeği olan deprem faktörü, eğer önlem alınmazsa bir felaket olarak karşımıza çıkmaya devam edecektir. Kaldı ki hızla artan şehirleşme yüzünden günümüzde yaşanan yıkımlar geçmiş zamanlardakiler ile kıyaslandığında çok daha geniş bir etki alanına sahip olmaktadır. TMMOB çatısı altında ülkemizin ve cumhuriyetimizin bağımsız bir meslek örgütü olarak, 44 yıldır toplumun tüm kesimlerine hizmet etmeyi amaç edinmiş içmimar meslektaşlarımızın temsilciliğini yapmaktayız. Konusunu, insanın vemekanın oluşturduğu bir meslek olan içmimarlık, deprem gibi doğal afetlerin yıkımını en aza indirgemek için; mimarlık, inşaat mühendisliği, elektrik mühendisliği, mekanik mühendisliği, jeoloji mühendisliği ve şehir plancılığı gibi meslek grupları ile paydaş çalışmalar yürütmektedir. Eğitim, araştırma ve geliştirme çalışmaları her geçen yıl üzerine eklenerek artmakta, deprem riski taşıyan bölgeler için özel uygulamalar ortaya konulmaktadır. İş bölümü gereği her disiplin kendi alanında, gereğini yerine getirdiğinde; ortaya çıkan işler, tüm düzenin oluşmasını sağlayan ve bağlayıcısı olan kurallar, genelgeler, kanunlar ile doğru bir şekilde denetlendiğinde, fazladan bir çabaya gerek kalmadan deprem ve benzeri doğal afetlerden azami seviyede korunma sağlanacaktır” dedi.
Sorumluluk Almaya Hazırız
Her deprem sonrası oluşan yıkımlarda karşılaşılan acı gerçek şudur ki, tüm bu ifade edilen ideal şartların çok azı sağlanmış ve gerisi tamamen şansa bırakıldığını savunan Yazgan, “Konunun ehli olmayan kişilerce tamamen ticari kazanç gözetilerek yapılmış uygulamalar, asgari standartları karşılamayan malzemeler, öngörüsüz tasarım ve yetersiz denetim başlıca eksiklikler olarak karşımıza çıkmaktadır. Depreme karşı alınması gereken önlemler ile ilgili ortak bir bilinç oluşturulması, farkındalığın artırılması adına odamız ve paydaş meslek odaları ile beraber sorumluluk almaya; yürürlükledeki genelge ve kanunlar ile istenilen sonuçların alınamama durumunda da kanun yapıcı unsurlara her türlü desteğimizi sunmaya hazırız” diye konuştu. (BSHA)